81 yaşındaki Erhan amca, yıllardır esnaflık yaparak geçimini sağlıyor. Çocuk yaşta başladığı bu meslek, onun için sadece bir iş değil, aynı zamanda keyif alarak yaptığı bir yaşam tarzı haline geldi. Çoğu insanın emekli olmayı tercih ettiği bu yaşta, Erhan amca, dükkânının kapısını her sabah büyük bir heyecanla açıyor ve müşterilerine gülümsemek için hazırlanıyor. Peki, Erhan amcayı hala bu mesleğe bağlı tutan ve çalışmaya yönlendiren şey nedir? İşte, bu sorunun ayrıntılarına inmeye çalışacağız.
Yaşının ilerlemiş olması, Erhan amca için bir engel teşkil etmiyor. Aksine, yaptığı işin ona sağladığı mutluluğun yanına gelir sağlamak, yaşının etkisini unutturuyor. "Bu benim için artık bir keyif işi," diyor Erhan amca. Mesleğini çok sevdiğini ve her günde bir taze motivasyonla çalıştığını ifade ediyor. Dükkânındaki sıradan bir gün, ona hayatın ne kadar güzel olduğunu hatırlatıyor. Müşterilerinin gülümsemeleri, onun için en büyük ödül. Erhan amca, insanlara hizmet etmenin verdiği tatmini her zaman hissettiğini belirtiyor.
Esnaflık, birçok zorluğu beraberinde getiriyor. Ancak Erhan amca, bu zorlukları nasıl aştığını da anlatıyor. Dükkan açılışından bu yana, pek çok işle uğraşmak zorunda kaldı: tedarik zincirinin yönetiminden, müşteri ilişkilerine kadar birçok alanı kapsayan sorumluluklar onun için sıradan hale geldi. "İşimi severek yapıyorum, sorunları fırsata çeviriyorum," diyor. Erhan amca, her gün dükkanında yeni deneyimler yaşarken, genç nesillere de iş ahlakı ve müşteri memnuniyeti konularında öğretici bir rol üstleniyor. Öğütleri ve deneyimleriyle çevresindekilere ilham veriyor.
Mesleğine olan tutkusu, yaşının getirdiği tüm fiziksel zorluklara rağmen onu işine bağlı tutuyor. Yürüyüşlerinde yavaşlamak zorunda kalsa da, her sabah enerjik bir şekilde dükkânına varıyor. Erhan amca'nın dükkânı, sadece bir alışveriş yeri değil, aynı zamanda bir sosyal alan. İnsanların sohbet ettiği, birbirleriyle vakit geçirdiği bir yer olarak tanımlanıyor. "Burada sadece iş yapmıyoruz, arkadaşlık ilişkileri kuruyoruz," diyerek bu sosyal etkileşimin önemine dikkat çekiyor. Çoğu müşteri, onunla sadece alışveriş yapmak için değil, dertleşmek ve sohbet etmek için de geliyor.
Erhan amca’nın hikayesi, birçok kişi için ilham kaynağı olabilir. Yaşının ilerlemesiyle birlikte yapılacak en iyi şeyin pes etmek değil, hayatı dolu dolu yaşamak olduğunu bizlere hatırlatıyor. Gerçekten de, Erhan amca gibi insanların varlığı, toplumsal dayanışmayı ve ilişkileri güçlendirme açısından büyük bir anlam taşıyor. Erhan amca'nın hikayesi, toplumda yalnızlık hissinin yaygın olduğu bu dönemde, insanlara birbirleriyle olan sosyal bağların önemini yeniden hatırlatıyor.
Erhan amca, çalışma azmi ve hayata karşı duruşuyla kalbimizi fethediyor. Gelecekte de bu azmi sürdürerek, hem kendisi hem de çevresi için örnek bir insan olmaya devam edeceği kesin. 81 yaşında bir esnafın bu azmi ve sevgisi, yaşlılık döneminin nasıl bir fırsata dönüştürülebileceğine dair önemli bir örnek. Bu tür hikayeler, toplumun her kesimine ilham veriyor ve hayata karşı daha pozitif bir bakış açısıyla yaklaşmamıza yardımcı oluyor. Erhan amca’nın hayatı, hayalini kurduğumuz emekli döneminin çok ötesinde, çalışmaya ve yaşamaya dair azmin bir sembolü haline geliyor.